Atatürk Müzik ile ilgili olarak; “Bir çok defa bu musıkinin (Türk musıkisinin) tam haysiyetini bulamıyoruz. İşte bu dinlediğimiz musıki hakiki bir Türk musıkisidir ve hiç şüphesiz yüksek bir medeniyetin musıkisidir. Bu musıkiyi dünyanın anlaması lâzımdır.” Demiş
Anlayanlar beri gelsin..
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün sadece Müzik ile ilgili sözü bumu ?
Bakın “Musiki ile alakası olmayan mahlûkat insan değildir. Eğer mevzuubahis olan hayat insan hayatı ise musiki behemehâl vardır. Musikisiz hayat zaten olamaz. Musiki hayatın neşesi, ruhu, süruru ve her şeyidir.” Diyerek ne anlatmış bize o günlerden.
Mustafa Kemal Atatürk’ün tüm sanat dallarına olduğu gibi, müziğe ve sanatçıya da büyük bir önem verdiğini bilmekteyiz.
Müziği “hayatın neşesi, ruhu, sevinci ve her şeyi” olarak tarif eden Mustafa Kemal, müziği ulusal kimliklerin korunması ve tüm dünyaya tanıtılması için etkin bir araç olarak görmekteydi.
Ne denir hani “Müzik ruhun gıdasıdır”
Atatürk’ün müziğe bakış açısı; müziğin, ulusların kültürel kimliklerini kazanmaları, onu korumaları ve bu kimliğin tüm dünyaya tanıtılmasında önemli bir yeri olduğu ifade edilmiştir bugüne kadar
Kendisi de şarkı dinlemeyi ve söylemeyi severdi diyenler, anlatanlardan biliyoruz, 1913 yılında Sofya’da ateşemiliterlik görevinde bulunurken, çok sesli batı müziğine ilgi duymaya başlamış ve bazı klasik müzik dinletilerine, operalara giderek farklı müzik türlerini dinlediği bir çok kaynakta aktarılmakta.
Sanatın her alanına büyük bir değer ve önem veren Mustafa Kemal Atatürk; sanatın yaratıcı olan sanatçıya da aynı derecede bir önem vermiş ve sanatçıları toplumu çağdaş ve yüksek değerlere ulaştıracak olan insanlar olarak görmüştür.
Bir toplumun gelişmişlik seviyesinin, sahip olduğu sanat ve sanatçılar üzerinden de ölçülebileceğinin bilincinde olan Mustafa Kemal, Türk çocuklarının ve gençlerinin de sanat üzerinde durmaları gerektiğinden bahsetmiştir.
Fazla söze de gerek yok sanırım
ATAMIZ gerekeni bugünlere anlatmış…